131 yıllık tecrübe ve  birikimi ile Endüstriyel- Medikal Gaz ve Mühendislik uygulamalarında dünya devi Linde,  Türkiye’de de teknolojik yeniliklerini pazara sunuyor. Linde Gaz Genel Müdürü Sait Tosyalı, 100 den fazla ülkede faaliyet gösteren firmalarını tanıttı. Firmalarının halen 100’den fazla ülkede faaliyet gösterdiğini söyleyen Linde Gaz Genel Müdürü Sait Tosyalı, “Linde, 1879 da Carl Von Linde tarafından Almanya’da soğutma teknolojileri alanında faaliyet göstermek üzere kuruldu. Halen 100’den fazla ülkede faaliyeti bulunmakta. Grubun Türkiye gaz pazarına girişi, endüstriyel gaz sektöründe faaliyet gösteren iki ana üreticinin hisselerini satınalarak gerçekleşti. Ağustos 2006’da Türkiye, Orta Doğu ve Balkanların en büyük karbondioksit üreticisi Karbogaz A.Ş.’ni, daha sonra da Temmuz 2007’de bir Koç Topluluğu kuruluşu olan Birleşik Oksijen Sanayi A.Ş.’ni (BOS) bünyesine kattı.2008 yılı başından itibaren de tek çatı altında faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Gebze ve Orhangazi’de ana üretim birimlerimiz olan hava ayrıştırma tesislerimiz bulunuyor. Aksaray, Aydın ve Denizli’de ise karbondioksit üretimimizi gerçekleştiriyoruz. Adana, Ankara, Bursa, Eskişehir, Gebze, İzmir ve Silivri’de de tüp dolum, depolama ve dağıtım tesislerimiz faaliyet gösteriyor. Bunların dışında, Türkiye geneline yayılmış  geniş bayi ağımız ve “Gaz Market” markası ile hizmet veren Satış Ortaklarımız ile müşterilerimize, ürün ve hizmetlerimizi ulaştırıyoruz. Ürdün ofisimiz kanalı ile de Orta Doğu ihracat faaliyetlerimizi yönetiyoruz” dedi.
Ürün ve hizmetlerinin, demir-çelikten otomotive, ilaçtan sağlığa, içecekten gıdaya, tekstilden kimyaya kadar birçok alanda kullanım sahası olduğunu da ifade eden Tosyalı şunları söyledi: “Ürün portföyümüz, başta tüplü ve dökme endüstriyel gazlar, çeşitli özel ve karışım gazları, yerinde Tedarik Sistemleri ve gazın son kullanım noktasına kadar ulaşan gaz ekipmanlarından ve gaz dağıtım hatlarından oluşuyor. Ürün ve hizmetlerimiz, demir-çelikten otomotive, ilaçtan sağlığa, içecekten gıdaya, tekstilden kimyaya birçok alanda kullanım sahası buluyor.  Örneğin Marmaray projesi ile ilgili gelişmeleri hepimiz yakından izliyoruz. ”Asrın projesi” olarak anılan bu projede konsorsiyum ortaklarınca dalış sırasında kullanılan özel solunum gazlarını temin etmek üzere tercih edildik. Ayrıca, bu projede Türkiye’de ilk defa yapılan bir uygulamayı da gerçekleştirdik: İnşaat sırasında gerek duyulan “ground freezing” olarak tabir edilen toprak dondurma uygulaması için sıvı azot tedarik etmek üzere uzman ekibimizle destek verdik. 2 ay kadar önce İstanbul Sanayi Odası’nın organizasyonu ile inşaat sahasına girme ve yetkililerden yerinde bilgi alma şansını elde etmiştim. Kısa zaman sonra tamamlanarak hizmete girdiğinde iki kıtayı birleştirecek deniz seviyesinden 30 metre aşağıdaki bu tünelde yürürken etkilenmemek mümkün değil!  Bu tür önemli bir projeye katkıda bulunduğumuz için çok mutlu olduğumuzu belirtmek isterim.” 
Kalite politikaları ve sektör sorunları hakkında da açıklama yapan Genel Müdür Sait Tosyalı, “Türkiye’de ISO 9001’e göre sektörümüzün belgelendirilmiş ilk firmasıyız. Bu bağlamda ürün ve hizmetlerimizi sürekli, emniyetli, zamanında ve teknik dökümanlarda belirtilen kalite ve çevre standartlarına uygun olarak sunmayı taahhüt ediyoruz. Kalite politikamızı aslında ”Topluma ve Çevreye Saygılı” olmakla tanımlıyoruz ve tüm faaliyelerimizde bu politikayı destekler nitelikte davranmaya azami özen gösteriyoruz. ISO 14001 Çevre, OHSAS 18001 İş Güvenliği ve Sağlığı, ISO 22000 Gıda Güvenliği sistemlerinin gereklerini yerine getirerek şirketimizi yönetmekteyiz. İş güvenliğine vermekte olduğumuz önem sonucu göstermiş olduğumuz performansımız, Avrupa Endüstriyel Gaz Derneği-EIGA tarafından 2005 yılında gümüş, 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarında da Altın Kazasızlık belgeleri ile ödüllendirildi. AB standartlarına uyum sürecinde endüstriyel ve özellikle insan sağlığını yakından ilgilendiren medikal gazların üretim, dolum, depolama ve dağıtım faaliyetlerinde kalite, hijyen ve iş güvenliği ön plana çıkıyor. Linde Gaz A.Ş. olarak bunlar bizim için üzerinde hassasiyetle durduğumuz, çok emek verdiğimiz, yatırım yaptığımız, eğitimler düzenlediğimiz vazgeçilmez öncelikler. Sektörde de faaliyet gösteren tüm kuruluşların olması gereken seviyelere gelmelerinin sağlanması, bu konuda gerekli teknik denetimlerin yapılması; geliştirme ve eğitim faaliyetlerinin teşvik edilmesi ve nihayetinde haksız rekabetin önüne geçilmesinde fayda görüyoruz. Ekonomik krizin etkilerinin yurt içi ve dışı piyasalarda özellikle bazı sektörlerde giderek azalmakta olduğunu görüyoruz. AB, ABD ve Uzak Doğu için 2011 ve sonrasına ilişkin yapılan ekonomik tahminler ve büyüme öngörüleri ümit verir nitelikte.  Biz de Linde olarak ekonomik tahminlerimizi dünya genelinde olduğu gibi, Türkiye için de olumlu görüyor, yatırım ve büyüme planlarımızı buna uygun bir şekilde yapıyoruz” dedi.
Editör: TE Bilişim