Mevlana’nın 750. Vuslat Yılında şehrin çeşitli yerlerinde kültürel etkinlikler devam ederken, Mevlâna Kültür Merkezi fuaye alanındaki stantlarda da çeşitli geleneksel sanatların tanıtımları devam ediyor. Kültür merkezine gelen vatandaşlar hem geçmiş kültürleri yeniden görüp öğrenme imkânı bulurken aynı zamanda geleneksel el sanatlarından yapılmış ürünlerden alışveriş de yapabiliyor.
PİRİNCE YAZIYOR
Bereketin timsali olarak bilinen pirinci sanata dönüştüren Ahmet Osmanlı, eşinden aldığı destekle epoksi sanatı ve pirince yazı yazma sanatlarını ticarete dönüştürüyor. Haberlerde gördüğü pirince yazı yazma sanatından etkilenen Osmanlı, Hz. Mevlana’nın pirince ‘Bismillahirrahmanirrahim’ yazdığı söylenilen pirince yazı yazma sanatını günümüzde devam ettiriyor.
50 YIL BOYUNCA SİLİNMİYOR!
Pirinçteki yazının 50 yıl boyunca silinmediğinin altını çizen Osmanlı, “Normalde pirinç suyla temas ettiğinde bir süre sonra şişmeye başlar. Biz pirinci özel bir sıvının içerisinde muhafaza ediyoruz. Böylelikle şişmiyor, şekli bozulmuyor. Yazdığımız yazı da 50 yıl boyunca bozulmadan muhafaza ediliyor. Kolye ya da isteğe göre farklı ürünler tasarlıyoruz. Genellikle kurutulmuş Japon gülü koyuyoruz ve sıvıdan kaynaklı olarak o da bozulmuyor.” şeklinde konuştu.
PİRİNCE YAZI YAZMA VE EPOKSİ SANATINI BİRARADA KULLANIYOR!
Pirince yazı yazmanın yanı sıra epoksi sanatıyla da ilgilenen Osmanlı, epoksi hakkında bilgi verdi. Osmanlı, “Epoksi sanatı, ağaç reçinesinin kimyasal işlemden geçerek sertleşmiş halini almasıdır. Yapmak istediğimiz kolye, anahtarlık gibi ürünlere başlangıçta sıvı olan reçineyi süsleyerek ve şekil vererek 2 gün bekletiyoruz. Daha sonra taştan daha sağlam bir hal alıyor. Pirince yazı yazma sanatını epoksi ile birleştirerek ikisini aynı anda kullandığımız ürünler de oluyor.” dedi.
KONYA KİTAPÇISI YİNE DOLU DOLU!
Büyükşehir Belediyesi Kültür Anonim Şirketi bünyesinde hizmet veren Konya Kitapçısı da Mevlâna Kültür Merkezi’ndeki fuaye alanında yerini aldı. Geçmişten günümüze Konya'nın tarihi, kültürel ve estetik değerlerini içeren birçok eserin yer aldığı Konya Kitapçısı, hediyelik eşyalarla da Konya dışından gelen misafirlerin gözdesi oldu. Hediyelik birçok çeşidin yer aldığı Konya Kitapçısında Mevlana Yılı’na özel fincan tasarlanarak satışa sunuldu. Ayrıca Mevlana motifinin yer aldığı tablo, biblo ve materyaller de misafirlerin ilgisini çekti.
RENGİN YILMAZ DA OKURLARIYLA BULUŞTU
Konya Kitapçısı, Konya’ya gelen misafirleri yazarlarla buluşturmayı da ihmal etmedi. 7-17 Aralık tarihleri boyunca devam eden etkinlikler kapsamında pek çok yazarı söyleşilerle okurlarıyla buluşturan Büyükşehir Belediyesi, Mevlana Kültür Merkezi’ndeki standı olan Konya Kitapçısı’nda da ‘Bab-ül Aşk’ kitabı yazarı Rengin Yılmaz’ı okuyucularıyla buluşturdu. Etkinlikle birlikte Yılmaz, yazdığı kitabını ilk kez okurlarıyla buluşturmanın gururunu yaşadı.
MEVLANA’YA HAYRANLIĞI KİTAP YAZDIRDI
İkinci kitabı ‘Bab-ül Aşk’ ile Mevlana’nın Vefatının 750. Yıl Dönümüne giriş yapan Yazar Yılmaz, kitabı hakkında konuştu. Bab-ül Aşk kitabının bir roman türüyle okurların karşısına çıktığını aktaran Yılmaz, sema ayininin tüm detaylarının kitapta yer edindiğini söyledi. Mevlevilikten ve Mevlana’dan sıkça söz edilen kitabı yazarken Mevlana’ya olan hayranlığından esinlendiğinden söz eden Yılmaz, “8 yıl önce Konya’ya geldikten sonra tasavvufla ilgilenmeye başladım. İlk kitabımdan sonrada tasavvufla ilgili kitaplar yazmaya karar verdim. Hem Mevlana’yı anlatarak bir hizmetim olsun hem de okuyucuları bilgilendirmek istedim.” ifadelerini kullandı. Kitabı yazmak için sıkı bir çalışma içerisine girerek araştırmalar yaptığını söyleyen Yılmaz, bu kapsamda edindiği bilgileri sadeleştirerek kitapta yer verdiğini söyledi. Yılmaz, diğer kitabına da başladığını ve ‘Bab-ül Sır’ ismiyle üçüncü kitabını da yazmaya başladığını belirtti.
HACER CEYLAN
