TEOG yerine getirilmek istenilen sitemin şimdiden velileri ve öğrencileri endişe içinde bıraktığını belirten Eğitim- İş Konya Şube Başkanı Özgür Genç, “Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz Liseye Geçiş Sisteminde TEOG yerine gelecek sistemi açıkladı. 1 Milyon 200 Bin öğrencimizin ve ailelerinin merakla beklediği bu açıklamada birçok eksik taraf bulunmakta. 5. Sınıftan itibaren TEOG sistemine göre hazırlık yapan öğrenci, öğretmen ve velilerimiz bu yıl Eylül ayında hiç de akılda yokken, hiçbir pilot çalışması, araştırması yapılmadan sistem değişikliği ile karşı karşıya kaldı. İlk ifade edildiğinde “Sınavsız” sistem tüm eğitim camiasına mantıklı gelmişti. Yalnız 1 Milyon 200 Bin öğrencimizin “sınavsız” liselere nasıl yerleştirileceği tam bir muamma olarak ortada kaldı. Milli Eğitim Bakanının dün yaptığı açıklamada “Sınavsız sınavlı sistem” de öğrenciler evlerine en yakın okullara gidecek. İkamet adreslerine göre İl/İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından belirlenen Eğitim Bölgelerinde bulunan “Tüm” Lise türlerine 5 tercih yaparak sınavsız yerleştirilecekler. “Tüm” okul türleri ifadesini özellikle belirtmek istiyoruz. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz hiçbir öğrencinin bir okul türüne zorunlu bırakılmayacağını, her eğitim bölgesinde Anadolu Lisesi, Meslek Lisesi, İmam Hatip Lisesinin olacağını belirtti. Bu konudaki tereddütlerinin yerleştirme süreci içersinde göreceğiz, şimdiden getirilmek istenilen sistemden dolayı velilerimiz ve öğrencilerimizde bir endişe oluştu” dedi. 

NİTELİKLİ OKUL TANIMI DİKKAT ÇEKİCİDİR

Özgür genç nitelikli okul tanıtımının dikkat çekici olduğunun üzerinde durakta, “Getirilecek olan sistemde, çocuklarımızın yüzde 10’u Nitelikli Okullara Gidecek, Peki Geri Kalan yüzde 90’ı Nasıl Okullara Gidecek sorusu aklımıza gelmektedir.  Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın açıklamasında yüzde 90 öğrenciler Eğitim Bölgesine göre evine en yakın okullara gidecekler. Geriye kalan yüzde 10 öğrencimiz ise “Nitelikli” okullar için Haziran ayında Bakanlık tarafından yapılacak sınava girecek. Sınav süresi 90 Dakika olacak ve 60 soru sorulacak. Bakanın açıklamasındaki “nitelikli” okul tanımı dikkat çekici bir ifadedir. Yüzde 10 Nitelikli okul dışında kalan okulların dışındaki okullarda niteliklerini arttırmak Milli Eğitim Bakanlığının görevi değil midir? Tüm öğrencilerimizin imkanları yeterli nitelikli okullarda eğitim alma hakkı yok mudur? Sorulması gereken diğer bir soruda bu okullarımız hangi kriterlere göre “nitelikli” veya diğer şeklinde ayrılacağıdır. Bu kriterlerde göz önüne alınacak unsur sınav başarısı mı olacaktır? Fiziki imkanları yetersiz olan okullarımız her zaman nitelikli olmaktan uzak mı kalacaktır?” diye konuştu. 

HEDEFLENEN SİSTEMDE, SINAV ÇOK DAHA ÇETİN GEÇECEKTİR

TEOG yerine hedeflenen sisteminde sınavın daha çok çetin geçeceğine dikkat çeken Özgür Genç, “Mevcut TEOG sınavında iki dönemde öğrenciler kendi okullarında merkezi sınavlar uygulanmaktaydı. Değiştirilen sınav sisteminde “nitelikli” okullara gitmek isteyen öğrenciler Haziran ayında yapılacak sınavda 60 soruya cevap verecekler. Milli Eğitim Bakanın sınavla ilgili teknik olarak açıklamadığı bir diğer konu 60 sorunun derslere göre dağılımı oldu. Öğrencilere mevcut TEOG sınav sisteminde sadece 8. Sınıf konularından iki dönemde birer sınav yapılmakta iken, TEOG yerine gelen sınavda 5. Sınıftan 8. Sınıfa kadar 4 senenin konuları 60 soruda ölçülmeye çalışılacak. 60 soru içersinde Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi, Sosyal Bilgiler, İngilizce, Din Kültürü derslerinin olabileceği ihtimaline göre her derse 10-15 arası soru sorulacak. Bir dersin ortaokuldaki tüm kazanımlarının 10-15 soruda ölçülmesi sınavın daha zor olacağını göstermektedir. Sınav sistemini kaldırarak sınav stresini öğrencilerimizin üzerinden kaldırılması hedeflenen bir sistemde sınav çok daha çetin geçecektir. Mahallesinde, Eğitim Bölgesinde tüm lise türlerinin olmadığı ülkemizde öğrencilerimizin büyük bir çoğunluğu bu sınava girecek ve sadece yüzde 10’luk bir dilimdeki okullara yerleşmeye çalışacak. Bu durum yarışın çok daha çetin olacağını göstermektedir.”

YOKSUL AİLELER EĞİTİM İMKANLARINA UZAK KALACAKTIR

Son olarak sistemin yoksul ailelerin çocuklarının eğitim imkanlarından uzak kalacağını ifade ederek, “İllerimizde mahallerde ev kiralarından, ev fiyatlarına, haftalık semt pazarlarındaki fiyatlar ile o mahallenin sosyoekonomik düzeyini anlamak mümkündür. Sosyoekonomik durumu düşük olan mahallelerdeki aileler çocuklarını o mahallede bulunan imkanları kısıtlı okullara göndermek durumunda kalacak. Bu durum eğitimde fırsat eşitliği açısından adil bir durum değildir. Milli Eğitim Bakanlığına çağrımız bu sene bu yeni sistemden vazgeçerek, öğrencilerin ve velilerin alışageldiği TEOG sistemine devam edilmesidir. Lise türlerine göre illerimizde homojen bir dağılım gerçekleştirilerek, eğitimin tüm tarafları ile üniversiteler, sendikalar, veliler, öğretmenlerin görüşleri alınarak tam anlamda sınavsız bir sisteme geçişin yolları aranmalıdır” şeklinde konuştu. 

HABER MERKEZİ 

Editör: TE Bilişim