Değer sözcüğüiçeriğinde,boş ve anlamsızkelimeleri asla bulundurmaz.İçinin tamamen güzel sözcüklerle donatılması, hava sızıntısına yani anlamsız kelimelere meydan vermeyecek kadar haz veren, taşkın kelimelerle örülmesi demektir. Bunlar özgüvendir, mutluluktur, onurdur, kahramanlıktır, korkusuzluktur, sorumluluk sahibi olmaktır,temizliktir, hayata olumlu bakışın tam kendisidir. İnsanda bulunması gereken tüm güzellikleri barındırır içinde kıymetli “değer”. Evet, “kıymetli” diyorum. Çünkü özümsenmiş değer, kıymetin kendisidir.
“Değer” sözcüğünün içeriğini tamamlayan, insan bünyesinde olduğu zaman bireye değer katacak bu kelimeler birbirlerine kenetlenmiştir. Bu da demek oluyor ki, bir kelime diğer kelimeyi etkiliyor ve o kelimeyi dürtüyor. Yani etkilediği kelimenin de o bireyin davranışlarında oluşmasını sağlıyor.
“Değer verilmiş bir birey korkusuzdur.” Çünkü korkaklık başarısızlığın sonucudur. Değer vermek de başarıya doğru yol aldırır insana..Korkusuz olmak da aslında özgüveni, mutluluğu, onuru, kahramanlığı ve değerin içindeki diğer birbirine kenetlenmiş güzel kelimeleri barındırır içinde. Çünkü özgüvenli yani değer verilmiş insan, hata yapmaktan korkmaz. Hatalar insanı olgunlaştırır, hatalar insana değer katar. Korkusuz bireyler, bir hayat felsefesine sahiptirler ve bu felsefenin peşinden de korkusuzca koşarlar.
Kıymetli okurlarım, değersiz insan içi boş bir kaba benzer. Değerin içinde sızıntı yapmayacak kadar içini dolduran, saydığım bu güzel kelimeleri içselleştiremez bu insanlar. Çünkü ilgisiz, sevgisiz ve korunmasız bir şekilde yaşamlarını sürdürmüşlerdir.
Eğitimci bakış açımdan dolayı küçük yaşlara vurgu yapmadan yapamıyorum. Değerin küçük yaşlarda kazanılacağını düşünmekteyim. Ailede kazandırılan, eğitimcilerin pekiştirdiği kıymetli değer, davranışa benzer. Kazanılmayan davranış nasıl pekiştirilemezse, değersiz yetişen bireyinde sonradan kendini değerli hissetmesi zorlukları beraberinde getirir..Sabır ister, çaba ister…
Her anne-baba, kendi doğrularıyla çocuklarını belli bir değer çerçevesinde yetiştiriyor. Bu bireyler büyüdükçe,belli bir zaman içerisinde ailenin sağladığıbu değerler eğitiminin kılıfının ne ile işlendiğinibelli ederler. Bazen kasıtlı bazen de farkında olmadan ansızın.
İçimiz huzur, yaşamımız anlamlı olarak hayatımızı sürdürme isteği iç sesimizden gelen bir dürtüdür aslında. Bu dürtüyü ne harekete geçiriyor? İşte bu dürtüyü etkileyen kelimelerden biri dedeğerdir. Kıymetli değerimizi, değerli çocuklarımızdan esirgemeyelim ki iletişim bağı güçlü bir nesil yetişsin. Böylece birbirini anlayan, kavgasız güçlü bir devlet hep var olsun. Unutmayalım değer, başarıya götürür insanı. Doğru ve özümsenmiş bir değerler eğitimiyle büyütülmüş bir insan topluluğu, başarının sınırlarını aşmış bir milleti oluşturur.
Toplumda; korkan, kendini savunamayan, ifade becerisi gelişmemiş bir bireyin hayalinde başarı odaklı çalışmak olsa bile ifadelerini yerinde ve zamanında kullanamayacağı korkusu olmasından kaynaklı ansızın zorluklarla başbaşa bulabilir kendini. Çoğu birey burada pes etme yolunu tercih edebilir. Tekrar handikabın içinden çıkması zaman alır. İşte, burada zaman kaybı ve umutsuzluk besler beynini..
Çocuklarımız, başarılı bir gelecek için evde staj yapmaya başlamalıdır. Bu kazanım da öncelikleevde söz hakkı alarak kendini göstermeli ve aile tarafından merdivenden bir adım daha yükseltilmelidir. Çocuklarımıza evde söz hakkı vermek ya da onların fikirlerini almak anne-babalar, bizlerden bir şeyler eksiltmez!!! Kazanacak olan çocuğumuzdur. Bu da hem başarılı bir birey hem de başarılı bir gelecek demektir. Başarı da bizim mutluluğumuzdur. Unutmayalım. “Değer başarıya ulaştırır insanı.”
