Konya Selçuklu Müftülüğü isabetli bir kararla “camilerde gençlik buluşması” ismi altında bir program tertip etmiş. Değerli Selçuklu Müftülüğümüze tebriklerimizi takdim ederiz. 

Gençlik camilerde “buluşmalıdır”. 

Milletimizi kök değerlerinden uzaklaştırma projesinin tatbik edildiği dönemlerde (tek partili dönem), inancımızı tazelediğimiz ve ilim-irfan yuvaları olan camiler boşaltılmıştı. Camilerin kapısına kilit vurulmadı ama içi boşaltılmıştı. 

Allah’ımıza hamdolsun ki, 1945 yılında harici tazyikle de olsa çok partili döneme geçince milletimizin üzerindeki “kara bela” kalkmaya başladı.

Ama uzun müddet bu ülkede ezansız (1932-1950) bir dönem yaşandı. Daha sonraki devrelerde tekrar tekrar bu dönemin hasretiyle yananlar darbeler yapmak istediler. Halâ günümüzde ezandan rahatsız olanlara varsa da bunlar gittikçe marjinalleşmektedirler....

Zaten sandıkta bunlar boylarının ölçülerini alıyorlar ve almaya devam edeceklerdir. 

Nitekim, 1930’lu yılların zihniyetini bir türlü bırakamayan fakat milletin oylarına da talip olan bir siyasi parti şimdi kıvrım kıvrım kıvranıyor. 2019 seçimlerinde kimi aday gösterilim diye…..

Türk milletinin gönlünden ehl-i sünnet islam anlayışını silemeyenler kara kara düşünüyorlar.

Onlar düşünmeye devam etsinler....

2019 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde göstermeyi düşündükleri adayın vasıflarını dikkate alırken “islamîhassiyeti olan” birini aday göstermek için kıvrım kıvrım kıvranıyorlar. 

Kıvranmaya devam etsinler...

Sözü camilerde gençlik buluşmasına getirmek istiyorum. 

Üniversite olarak bizi de bilgilendirmişler. Konya’da muhtelif camilerde farklı isimler yatsıdan sonra “gençlerle bulaşacaklarmış”. 

Bu, güzel bir proje. Ancak benim ve benim gibi düşünen insanların bazı endişelerimiz vardır. 

Mesela bana gönderilen listede, gençlerle bulaşacak olan ve gençlere camilerimizde tavsiyelerde bulunacak “hoca” statüsünde olanların bir kısmını tanıyorum. Bu tanıdığım kişilerin tasavvufa karşı mesafeli oldukları yönünde bilgiler var. 

Eshab-ı kiram hakkında yakışıksız sözler söyleyen, tasavvufu inkar eden kişilerin camilerde gençlerimize vereceği bir şey olamaz. İnsanların tasavvufa girmek mecburiyeti yoktur ama nezaketli olmaları beklenir. Bu tür insanların gençlere camii adabı vermesi beklenemez. 

Bir diğer husus: Camilerimiz bizim hayat merkezlerimizdir. Biz Müslümanlar olarak camilerde tazeleniriz. Çocuklarımız küçük yaşta camilere alıştırılmalıdır. Baba ve ebeveyn olarak çocuklarımızı camilere getirerek ibadet huzurunu tattırmalıyız. Fakat……

Fakat camiler top sahası değildir ve olamaz. 

Camiler halı saha değildir ve olamaz. 

Yani, camiye gelmiş çocuklarımızı kovamayız. Buna hakkımız yok. Ebeveynin esas görevi, çocuklarımıza camide nasıl davranılır bunu öğretmek mecburiyetindeyiz. 

Camide namaz kılınırken çocukların arkada top oynaması asla uygun değildir. 

Böyle yapan çocuklarımızı camiden kovacak mıyız?

Hayır, asla. 

Ama camilerimizin halı saha haline getirilmesine de müsaade edemeyiz. 

Camilerde konuşma yapacak olan hocalarımız tasavvuf düşmanı kişilerden olmamalıdır. Bir kişinin tasavvufu tercih edip etmeyeceği kendi tercihidir. Fakat bin yıldan beri tasavvufla hemhal olmuş milletimizin değerlerine herkes dikkatli olmak mecburiyetindedir. 

Sayın Selçuklu Müftülüğümüzün bu hususta hassasiyet gösterdiğini ve göstereceğine eminiz. Yine de hatırlatmak istedik. 

Biz de zaman zaman camilerde yapılan gençler buluşmasına iştirak edeceğiz. Konuşmacıların dinî hassasiyetini takip edeceğiz. Kulağımıza takılan hususlar olursa gündeme getireceğiz. 

Bu toplantılara gençlerimizi davet ediyoruz. Gençlerimiz mutlaka camilere gitmelidirler. Camilerde tasavvuf ve eshab-ı kiram hakkında yakışıksız söz duyarlarsa, mütfülüklerimiz başta olmak üzere efkar-ı umumiyi bilgilendirmelerini beklemek bizim hakkımızdır. 

Tekrar toparlamak gerekirse; 

Camilerde gençlik buluşması muhteşem bir projedir. Bu projenin mütemadiyen mevcudiyeti bizim daima talebimizdir. 

Sanayide ve esnafın iş yerinde toplumumuzda ihlaslı insanlar tarafından meccanen yapılmakta olan “Kur’an-ı Kerim okutma” faaliyeti devam etmektedir. Camide gençler buluşması, devam etmekte olan bu güzel faaliyete katkı sağlaması beklenir. 

Camide gençlik buluşmasında cami adabı anlatılmalıdır. Gençleri camiye davet etmeliyiz fakat camilerimizin “hali saha” haline getirilmesini asla uygun bulmayız. 

Camide gençlik buluşmasında konuşma yapan hocalarımız, cami adabının ebeveynler tarafından genç yavrularımıza verilmesi hususunda yönlendirme yapmalarını bekliyoruz. 

Camide saf tutup farza başladığımız zaman arka tarafta çocuklarımızın top oynaması kabul edilemez. Minnacık yavrularımızın camide bu veya benzeri hata yapmaları durumunda onlara bağırıp-çağırmayı, camiden atılmayı asla tasvip etmeyiz. Ama camilerimizin futbol sahası haline getirilmesini de uygun göremeyiz. 

Her şeyden önce edebi öğrenmemiz gerekiyor. 

EDEBİ ÖNCE KENDİMİZ ÖĞRENMEYİZ DAHA SONRA YAVRULARIMIZI BEDEN DİLİMİZİ KULLANARAK İNTİKAL ETTİRMELİYİZ. 

Bu hususta en büyük vazife camilerde gençlik buluşmasıyla alakalı görevlendirilen hocalarımıza düşmektedir.