Öncelikle geç kalmış bir yazıyı kaleme almaya çalıştığımı belirtmek isterim. 

Geçtiğimiz haftanın son mesai günüydü. Mübarek Cuma günü...

Konya Büyükşehir Belediyesi'nin Mevlana Kültür Merkezi'nde bu yıl 12.'sini açtığı ve artık bir Konya geleneği olan KOMEK Altın Dokunuşlar Sergisi'ni ziyaret edip sunulan Bilgi Şöleni'nden istifade etmek nasip oldu. 

KOMEK artık bu şehrin bir değeri, bir markası oldu. KOMEK denilince insanların aklında binlerce şey şekilleniveriyor. 

KOMEK'le ilgili bu şehirde yaşayan hemen herkesin bir hatırası vardır diye düşünüyorum. 

Ya gitmiş kurslarından faydalanmışlardır, ya da benim gibi fırsat bulamadığı için gidememiş ama gidenlerin neler kazandığını görünce onlara özenenler vardır. 

Konya Büyükşehir Belediyesi'nin sosyal belediyecilik anlamında bu şehre ve bu şehrin insanlarına yaptığı en büyük hizmet bana göre KOMEK'ler aracılığı ile yapılan eğitim faaliyetleridir. 

Çünkü bu faaliyetlerle insanlar klişeleşmiş tabirle balık yemeyi değil, balık tutmayı öğreniyorlar. 

Balık tutmayı öğrenenlere de somut birçok örnek var. Kimisi buradan edindiği bilgiler ve başarılı olmanın akabinde aldığı belgelerle kendi iş yerini açıyor; kimisi el becerilerini evinde konuşturuyor...

Kimileri de var ki, önce kursiyer / öğrenci olmuş, sonrasında bilgi ve deneyimlerini kendisinden sonra gelecek olanlara aktarabilmek için KOMEK bünyesinde çalışmaya başlamış. 

Bunlarla da sınırlı değil elbet. Büyükşehir Belediyesi'nin altyapısını gönüllülük esasına dayalı olarak hazırladığı KOMEK'te nice gönüllüler nice gönüllere hitap etmeyi başarıyor. 

Sadece bunlarla da sınırlı değil elbet. Yani el becerileriyle kalmıyor. 150 farklı branştan bahsediliyor. 

Saymak isterim ama sayamam ki. Bu sayfada bana ayrılan bölüm, buradaki hizmetleri aktarmam için yeterli bile gelmez. 

Ancak size naçizane tavsiyem, Mevlana Kültür Merkezi'nde bulunan Altın Dokunuşlar Sergisi'ni bir gezip görmeniz. Biraz acele etmeniz gerekiyor, zira son günlerine geldik. Sergi birkaç güne kadar kalkmış olacak. 

Gördüğünüz zaman benim anlatamadıklarımı anlamış, yaşayarak öğrenmiş olacaksınız. Belki bu gönüllülük kervanında yer almak isteyecek, belki yeni iş kapılarının perdelerini aralayacaksınız. 

78 yaşına gelmiş olmasına rağmen KOMEK'le tanıştıktan sonra eğitme arzusu yeniden filizlenen Oğuz amcanın ahşabı aşkla yakarak nasıl yeniden şekillendirdiğine;

bir ev hanımının hamarat bir el olduğunun farkına burada varıp seyrine doyum olmayan sanat ürünleri ortaya koyduğuna;

sıradan cam kırıklarının biraraya getirildiğinde mükemmel bir sanat yapıtını ortaya çıkardığına;

kısacası zanaatın sanata dönüşüne şahitlik etmek isteyenleri KOMEK'in sergisini gezmeye tekraren davet ediyorum. 

Bütün bunların yanında beni en derinden etkileyen şeyin 76 yaşındaki bir ninenin hiç bilmediği Kur'an'la burada tanışarak, 8 ay gibi kısa bir süre içerisinde Kur'an'ı öğrenmesi oldu. 

Öğrenmenin yaşı yokmuş hakikaten. 7'den 77'ye herkesin öğreneceği bir şeyler illa ki vardır. KOMEK bir halk üniversitesi hüviyetine bürünmüş yapısı ile öğrenmek isteyenler için büyük fırsatlar sunuyor.