Türkiye’den ve dünyadan sektör otoritelerinin yoğun katılımı ile gerçekleştirilen OSEG Konferansının sonuç raporunda, otomotiv sektörünün ekonomi üzerindeki ağırlığının devam edeceğine ancak sektörde ciddi dönüşümler yaşanacağına vurgu yapıldı. Otomotivde Yenilikçi Teknolojiler ana temasıyla iki gün boyunca dört oturumda gerçekleştirilen OSEG konferansı sonuç raporunda elektrikli otomobillerden ve otonom araçlardan ‘geleceğin otomobilleri’ olarak bahsedilirken, 2025 yılının altı çizildi. Raporda, şu anda elektrikli araç maliyetlerinin yüzde 45’ini oluşturan batarya maliyetlerinin 2025 yılında yüzde 25 seviyesine düşmesinin beklendiği, dolayısıyla 2025 yılının elektrikli araçların içten yanmalılara kıyasla daha ucuz olmaya başlayacağı yıl olacağı öngörüsü paylaşıldı. 
OSEG 2018 raporunda sektörde yaşanması beklenen gelişmelerle ilgili şu görüşlere de yer verildi: “Geleceğin aracı elektrikli olacak. Fosil yakıtların kullanımı sürdürülebilir olmadığı için ülkemiz dahil tüm ülkeler otomotivde gelecek stratejilerini elektromobilite üzerine kuruyor. Bundan böyle elektrikli araç geri döndürülebilecek bir gelişme değil. Ayrıca araçlar sürücüsüz olacak. Sürücüsüz olarak da bilinen otonom araçlar, çevrelerini algılamak için sahip oldukları çeşitli sensörler ile insan müdahalesine gerek duymadan, özerk bir şekilde hareket etme kabiliyetine sahip olacaklar.” 

Araçlar internete bağlanacak, ambulans ve itfaiyeye yol açacak 
Sürücüsüz, otonom araçlarla birlikte güvenilir bir sürücü olmadan trafiğe çıkamayan çocuk ve yaşlıların da araç kullanmalarının mümkün olabileceğinin vurgulandığı raporda, araçların internete de bağlanabileceği ifade edilerek, “Şu anda Avrupa’da bazı araçlar internete bağlanıyor. Ancak bu teknolojinin kullanım oranı ve yaygınlığı ciddi bir şekilde artacak. İnternet bağlantılı araçlardan çarpışmayı önlemenin yanı sıra, park yeri aramada, şarj istasyonu aramada, ambulans ya da itfaiyeye yol açmak amacıyla da faydalanabileceğiz” denildi. 

Konya ve yerli otomobil vurgusu 
Türkiye’nin çalışmalarını yürüttüğü yerli otomobil konusuna da değinilen raporda, Konya’nın yerli otomobil yatırımı için en doğru adres olduğuna bir kez daha vurgu yapıldı. Raporda, “Marmara Bölgesi artık kendi yükünü çekemez hale geldi. Dolayısıyla Türkiye’nin kalkınma sürecini hızlandırması için sanayiyi Anadolu’ya yayması gerekiyor. Konya da bu anlamda yerli otomobil yatırımının yapılabileceği en doğru adres. Bu konuda yatırımcıya 5 farklı yer önerisi sunan şehir, ‘Konya’da Otomobil Üretilebilirliği Fizibilite Raporu’nda da belirtildiği gibi Aksaray, Bursa, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Manisa, Sakarya gibi illerden daha avantajlı bir konuma ve yatırım alt yapısına sahip” ifadeleri yer aldı. 
Konya Sanayi Odası tarafından ilki 2010 yılında yapılan OSEG konferanslarının 5.si, Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra, Almanya, Polonya, Romanya, Güney Afrika ve Hindistan gibi ülkelerden sektör temsilcilerinin katılımıyla 28-29 Mart’ta Konya’da gerçekleştirilmişti. 
İHA