Gencer: “Aklı ön plana çıkartan İbn-i Rüşd,  Aristo’yu Avrupalılara tanıtarak Batı’nın aydınlanmasında öncülük yapmıştır. İbn-i Tufeyl’in ‘Hay bin Yakzan’ isimli eseri Daniel Defoe’nun ‘RobinsonCrusoe’ isimli eserine ilham olmuştur.” dedi. Ömer Lütfi Ersöz açış konuşmasında kültür ve sanatını inşa edemeyenlerin tarih sahnesinden silindiklerini, bir milletin maddi ve manevi unsurlarının kültürü oluşturduğunu ifade ettikten sonra Cengiz Numanoğlu’nun  “Kur’an’a Sorsaydın Eğer” isimli şiirlerini okudu.  Gencer, Aliya İzzet Begoviç’in “yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak gerekir” sözüyle konuşmasına başlayarak 46 milyon insanın yaşadığı İspanya hakkında bilgi verdi. Gencer; “İspanya topraklarında Fenike, Kelt, Grek ve Romalılar hüküm sürmüşlerdir. Romalılar Hristiyanlığı bölgeye getirmişler, Vizigotlar Yahudileri köle yapmışlardır. 1592’den bu yana başkent Madrid’dir. 17 özerk bölge ve 2 özerk ilin bulunduğu İspanya’da resmî dil olarak İspanyolca’nın yanında  Baskça, Aranca, Katalanca ve Galiçyaca da konuşulmaktadır. Monarşik yönetiminin olduğu ülkede 350 temsilciler meclisi ve 237 senato üyesi görev yapmaktadır.” dedi.

12 BİN KİŞİLİK ORDUYLA KAZANILAN ZAFER

Gencer, 711yılında Tarık b. Ziyad komutasındaki Müslümanlar Julianus’un isteği doğrultusunda İspanya’da 12 bin kişilik ordusuyla 100 bin kişilik düşman ordusunu mağlup ederek Malaga, Elvira, Cordoba ve Vizigotların başşehri Toledo’yu ele geçirdiler. Musa b. Nusayr da 712 yılında ordusuyla Sevilla, Carmona, Niebla, Meyrida gibi önemli İspanyol şehirlerini aldı. Nusayr, Ziyad’ın yardımcısı olarak görev yapmıştır. Gencer, Tarık b. Ziyad’ın gemileri yakma eyleminin mecazi anlam taşıdığını askerî sevkiyattan dolayı gemilerin yakılmasının mümkün olmadığını söyledi.

DEVLETİN SONUNU HAZIRLAYAN SEBEPLER               

Endülüs’te 715-756 yılları arasında 21 Emevî valinin görev yaptığına dikkat çeken Gencer; “732 yılındaki Balâtü’ş-Şühedâ Savaşı ile Fransa’nın güneyi fethedildi. Emevî devletinin Abbasiler tarafından ortadan kaldırılmasıyla 1.Abdurrahman, Endülüs Emevî Devleti’ni kuruyor. 102 yıl içerisinde 5 halife görev yapıyor. Cihat ruhunun kaybolması, çocuk halifelerin tahta geçmesi, mala ve mülke tamah, kabilecilik, Haçlı birliğinin sağlanması, rüşvet ve adam kayırmalar yüzünden devletçikler türemiş, Ben-i Ahmer Devleti zamanında 1492’de devlet yıkılmıştır.”

MÜSLÜMANLAR MUTLAKA MATEMATİK ÖĞRENMELİDİR                   

Endülüs yoluyla Matematik, Zooloji ve Botanik ilimlerinin Batı’ya ulaştığını söyleyen Gencer, çocuklarımıza mutlaka Matematik’i öğretmemiz gerektiğini, insanlık için muhteşem eserler vücuda getiren Endülüslü âlimlerin eserlerinin Batı dillerine çevrildiğini; Endülüs’ünYahya Kemal’e göre “Zil, çal ve gül”, Muhammed İkbâl’e göre “Ezan sesine hasret bir dua”, Sezai Karakoç’a göre “Kan kırmızısı güllerinle gelecek için bir umut, bir haber, bir muştu ve bir güven”, Abdullah Gencer’e göre ise “İman ve hayat, kemik ve ilik, Al Hamra, Ak Endülüs , sadece zerafet ve incelik” olduğunu belirtti. 

Program sonunda  konuşmacı Abdullah Gencer’e günün anısına dernek plaketini  TEYAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Selvi, eski Refah Partisi Selçuklu İlçe başkanı Vahdettin Özdemir, TEYAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Oğuz ve Ömer Lütfi Ersöz  birlikte takdim ettiler.

HABER MERKEZİ 

Editör: TE Bilişim