Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan Konya Şubesi’nin düzenlediği konferansta Milli Mücadele’nin Cumhuriyet’in ilanıyla neticelenen serüvenini anlattı. Yılın ‘Fotoğrafın Bütününe Bakabilmek’ konulu ilk konferansında Doğan, İngiltere’nin Osmanlı’yı yıkmayı, Hilafeti ortadan kaldırmayı planlamasına rağmen Türklerle hiç savaşmayıp Yunanlıları kışkırtmasına dikkat çekti.

KÖSEOĞLU: SÖZ BİR TOHUMDUR

Açış konuşmasını yapan TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu, “20 yıldır belirlediğimiz takvime uyarak, mütevazı ama anlamlı yürüyüşümüzü sürdürüyoruz. TYB şaşaadan debdebeden uzak ama Türkiye’nin düşünce ve edebiyat tarihine not düşmek için 42 yıldır yol alıyor. Söz uçar, deniyor ama aslında söz bir tohumdur, yeşeriyor, filiz veriyor” dedi.

ARICAN: KONYA MÜSTESNA BİR ŞEHİR

TYB Genel Başkanı Kazım Arıcan’da selamlama konuşmasına, Konya Şubesi’nin yeni yönetimini kutlayarak başladıktan sonra prensiplerini anlatarak “Mutlaka şube açalım diye bir çabamız yok. Şehrin kültür sanat hayatına katkı yapacak bir ekip varsa bu şekilde şube açmaya karar veriyoruz” dedi.

Programları Anadolu’ya yayma gayretinde olduklarını da kaydeden Arıcan, “42 yıldır bu meşale mütevazı bir şekilde ülkemizin kültürüne katma değer sağlamaya gayret ediyor. 38 yıldır da tevdi ettiğimiz etkin bir ödül törenimiz var. Bunu Anadolu’nun güzel şehirlerine de icra ettik ama henüz Konya’da icra etmedik. Bu sene inşallah bu büyük ödül törenini Konya’ya tevdi etmeyi düşünüyoruz. Konya müstesna bir şehirdir” diyerek sözlerini sürdürdü.

Kitap hediye etmenin önemini de anlatan Arıcan konuşmasını “Bir kitap hayat değiştirebiliyor. Muhammed İkbal’in kitabını okuduktan sonra arayışa girip Konya’ya gelen ve Müslüman olup Havva adını alan Fransız Eva buna bir örnektir. Bu sebeple hediyeleşmeleri mutlaka kitap olarak yapmalıyız” diyerek tamamladı.

DOĞAN: MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ DOĞRULARIYLA GÜNDEM OLMALI

TYB Şeref Başkanı Doğan konuşmasında “Milli Mücadele döneminin, doğrularından ziyade yanlışıyla gündemimizde yer aldığına dikkat çekerek başladı. Konuyla ilgili çok kalabalık literatür bulunduğuna vurgu yapan Doğan “Yazılan yüzlerce kitap var ama gerçeği anlatmıyor. Aynı masallar hikayeler anlatılıp duruyor” diye konuştu.

CUMHURİYET ÖNCESİNİ İYİ BİLMEZSEK OLMAZ

Milli Mücadele üzerinde uzun yıllar çalıştığını anlatan Doğan, devrin doğru anlaşılabilmesi Cumhuriyet öncesinin de iyi bilinmesi gerektiğine işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü, “Kronoloji okunduğu zaman, bize efsane olarak anlatılan birçok konunun özellikleri ortadan kalkıyor. Mesela meşhur efsane nedir? ‘Mustafa Kemal Paşa İstanbul’dan yola çıktı, İngilizler peşine düştü, gemi arızalıydı, pusulası yoktu’ gibi şeyler… Falih Rıfkı Mustafa Kemal’in muharriridir. O böyle anlatır da hikayenin böyle olmadığına dair o kadar çok bilgi malumat var ki, bunların hiçbiri kale alınmıyor, adeta saklanıyor.”

KERKÜK VE MUSUL LOZAN’DAN ÖNCE VERİLDİ

Musul’un İngilizlere Lozan’dan önce verildiğini söyleyen Doğan, “Lozan’da İngilizler plebisit yapalım diyerek klasik bir müzakere taktiği uyguladı; Kerkük’ü Musul’u orada vermiş gibi olduk. Ama daha önce verilmişti aslında. Lozan’dan sonra da Mustafa Kemal’in temizlik hareketleri oldu” diyerek sözlerini sürdürdü.

İNGİLİZLERİN PLANINI BOLŞEVİKLER İFŞA ETTİ

Osmanlı Devleti’nin kendisine bir çıkış yolu ararken Birinci Dünya savaşında kazanmış görünen hasımlarının da bazı planlar içinde olduğunu ifade eden Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: “İngiltere bir paylaşım planı uyguluyordu. Fransa ve İtalya’da yanındaydı. Önce yanında olan Rusya ise Osmanlı topraklarından en büyük payı alacak olmasına rağmen bunların yanından çekildi. Devrim yapan Bolşevikler İngiltere merkezli bu anlaşmaları ‘İslam Aleminin Emekçilerine’ başlıklı bir beyanname yayınlayıp ifşa ederken bu anlaşmayı tanımadıklarını da bildirdiler.”

OYUN KURUCU İNGİLTERE İDİ

Yaklaşık 200 yıldır Dünyanın asıl aktörünün İngiltere olduğuna işaret eden Doğan “İngilizler Dünyanın en büyük sömürge gücüydü. 18. Yüzyılda Hindistan’ı, Afrika’yı sömürgeleştirip kontrol altına alarak Dünya’nın hükümran gücü oldu. Oyun kurucu İngiltere’ydi. 1820’li yıllarda Rusya’nın güçlenmesi karşısında, sıcak denizlere doğru genişlemesini durdurmak için Osmanlı’yı ayakta tutma politikası takip ettiler. Ancak Sultan Abdülhamit’in takip ettiği siyaset, Osmanlı’nın canlanma tazelenme, dünyada etkili olma dönemiydi. İngilizler de bu dcefa Osmanlı’yı önlemek için 1890’lı yılların sonunda strateji değişikliğine gidip, Rusya’yı da işin içine alan Osmanlı topraklarını paylaşma planını ortaya kodu. Gaye Osmanlı Devletini paylaşıp İslam dünyasının merkezini çökertmekti. Savaş sonrasının tanzimini de savaştan önce yapmışlardı” şeklinde konuştu.

İTTİHATÇILAR AVRUPADA YÜZ BULAMAMIŞTI

Birinci Dünya savaşı öncesinde, ittihatçıların mutabakat aradığı Avrupa başkentlerinde kabul görmediğini anlatan Doğan, “Onlara da ittifak edilebilecek tek güç Almanya kaldı. O günlerde şimdiki F 35’e benzer bir şey de oldu. İngilizler parasını verip sipariş ettiğimiz gemilerimizi vermedi” dedi.

MİLLİ MÜCADELE MUHTEVASI LOZAN’DA DEĞİŞTİ

Mehmet Akif’in İslam Şairi şöhretiyle Ankara’ya davet edildiğine vurgu yapan Doğan, “Mücadele dini bir muhtevada yürütüleceği için Mehmet Akif’e ve çevresine, Anadolu’da meydana getireceği heyecana ihtiyaç vardı. Milli mücadele sürecinde bu muhteva sürmüştü ama Lozan müzakereleri belli seyre gelince bu muhteva da değişti” diyerek devam etti.

Mustafa Kemal’in Balıkesir’deki cami konuşmasının cuma hutbesi olmadığını, o konuşmanın salı günü yapıldığını ifade eden Doğan, camiler harekat merkezi, tekkeler destek sağlayan yerlerdi. Lozan’da emperyalistlerle anlaşma ortaya çıkarken Milli Mücadele döneminin muhtevasında değişiklikler oldu, bütün unsurlar 1923’den itibaren geri plana itildi. Cumhuriyet böyle bir dönüm noktasıdır” tespitinde bulundu.

FİLİSTİN’E TERMİNAL DEVLET KURDULAR

“Osmanlı sistemi sürdürülebilir olsaydı İslam dünyası bu hale gelmezdi” diyen Doğan, “İngilizler getirip Filistin’e terminal bir devlet kurdu, emperyalistler oradan İslam dünyasını tarumar ediyor. Hilafet siyasi bir kurumdur. Güç olmazsa hilafet olmaz. Gücünüz yoksa hilafeti sürdüremezsiniz. Mustafa Kemal’de o gün hilafeti sürdürecek gücü görmedi. Hilafet arkasında güç yoksa laftan ibaret olurdu. Millete yalan söylemeye gerek yok, İngilizler hilafetin h’sini bile istemiyordu, kaldırıldı. Sürdürülebilir miydi, o nu bilemem” diyerek sözlerini tamamladı.

Program sonunda TYB Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan’a günün anısına plaketini Eski Konya Milletvekili Halil Ürün verdi. TYB Genel Başkanı Musa Kazım Arıcan,TYB eski Başkanlarından İbrahim Ulvi Yavuz ve Konya eski Milletvekili Mustafa Kabakçı’nında katıldığı program hatıra fotoğrafıyla tamamlandı.

HABER MERKEZİ

Editör: TE Bilişim