Afrika Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Mustafa Efe, 32 milyon kilometrelik geniş bir alanı kapsayan Afrika coğrafyasının bizim coğrafyamız olduğunu ve 13 milyon kilometresinin doğrudan veya dolaylı olarak Osmanlı toprağı olduğunu ifade etti. Osmanlı dönemi Afrika’sındaki Libya’yı coğrafî, siyasî, askerî, sosyal, kültürel ve dini açıdan ele alan Mustafa Efe,  Uşi Antlaşmasıyla elimizden çıkan Libya ve Trablusgarp’taki savaşın 100 yıl sonra tekrar aynı topraklarda, aynı aktörler tarafından devam ettirildiğini söyledi.

Ahmet Keleşoğlu Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sohbette, Libya’nın üçe bölündüğünü 

Kaydeden Efe, Afrika, Balkanlar ve Ortadoğu ve Ortaasya’da meydana gelen bütün gelişmeleri yakından izlemek ve o ülkelerle ilgilenmek mecburiyetinde olduğumuzu belirtti. Osmanlı coğrafyasında saha araştırması yaparken bunun insanî yardım, ekonomik ve askerî boyutunun dabulunduğuna dikkat çeken Efe, Afrika’da yaşayan Müslüman nüfusun büyük bölümünün “Maliki” olduğunu ve yüzde 35’inin Kur’an-ı Kerim’i ezbere okuduğunu da ifade etti.  Afrika kıtasında 54 devletin yer aldığını ve bu sayının daha da çoğaltmak için Batılı ülkelerin var güçleriyle çalıştıklarını kaydeden Efe, “İslâm dünyasının mutlaka mastır plânı çıkartılmalıdır” dedi.

Libya halkının, Kaddafi döneminde petrol gelirlerinden yeterince pay aldığını ve refah bir yaşantı sürerken araya sokulan nifak tohumlarıyla isyan başladığını da anlatan Efe,  Kaddafi’nin öldürülmesinin ardından Libya’nın üçe bölündüğünü ve 2. bir Somali yapılmak istendiğine dikkati çekti.  Ömer Muhtar’ın 1931 yılında söylediği “Biz asla teslim olmayız. Ya kazanırız, ya ölürüz” sözleriyle konuşmasına son veren ASAM Başkanı Mustafa Efe’ye, derneğin teşekkür plaketini Prof. Dr. Mikail Bayram ve HİSDER Başkan Yardımcısı Mustafa Dündar birlikte takdim etti.

HABER MERKEZİ 

Editör: TE Bilişim