İlkokullarda ANDIMIZIN okunmasına, çocukların beyinlerine resmi ideoloji yerleştiriliyor, tek adam öne çıkarılarak geleceğimizi teslim edeceğimiz çocuklarımız dar kalıplar içerisinde kalmaya zorlanıyor, diyerek karşı çıkan Gazeteci ve AK Parti milletvekili Mehmet Metiner öyle bir konuşma yaptı ki ne yapacağımızı şaşırdık.

Metiner konuşmasında başbakan'a bağlılığını dile getirirken , “ Başbakan Erdoğan'ın ölümüne arkasındayız, biatsa biat, itaatsa itaat, Ölümüne arkasında duruyoruz. Evet, biz biatçiyiz. İdeallerimizin önderi olan kişinin izinde gitme noktasında biz biat özleriyiz” sözlerini kullandı.

Sayın Metiner, çıktığı ekranlarda düşünce özgürlüğünü savunuyor görünüyorken, demek ki tek özgürlüğü kendisi gibi düşünenler için istiyormuş. Söylediği bu sözlerin, daha önce kötülediği ve ufkumuzu kapatıyor dediği andımızın okunmasından ne farkı var? Diyeceğim ama diyemiyorum.

Andımız, Türk Milletinin hizmetinde olmayı ve Türk Milletinin bekasının her şeyin üstünde olduğu bilincini aşılıyordu. Demek ki Sayın Metiner, andımızın şekline değil, içeriğine karşı çıkıyormuş. Türk Milleti tabiri yerine başka bir milleti ismi yazılsa imiş karşı çıkmayacakmış. Veya kendisinin biat ettiğini söylediği isim geçse imiş yine itirazı olmayacakmış.

Sayın Metiner'e söyleyeceğim şey şahısların geçici olduğu, milletlerin ise sürekli olduğudur. Hele söz konusu Türk Milleti ise üç bin yıldan fazla bir geçmişe sahip olduğunu hatırlamasında fayda var.

İnsanların geçici olduğunu yazarken aklıma bir fıkra geldi. Bu fıkrayı sizinle paylaşmak istiyorum. “Kuruşçev döneminde, Bulgaristan'da tarih dersi veren bir hoca, Stalin'inin büyük kurtarıcı olduğunu ve başarılarını anlatıyorken kapı açılıyor, içeriye okul müdürü giriyor. Hocanın kulağına fısıltı halinde “Stalin'in büyük bir kurtarıcı olmadığı, bu hususta az önce Sofya'dan, oraya da Moskova'dan tebliğ edilen bir emirle bildirildiğini söyler.” Bunun üzerine hoca sınıfa dönüp, “Şuana kadar anlattıklarımın hepsi yanlıştı. Doğrusunu şimdi anlatacağım” der.

Bunu şunun için anlattım: 12 Eylül referandumu öncesi Fetullah Gülen Hoca'ya ve cemaatine toz kondurmayan Mehmet Metiner, birden biat ettiği kişiyi neden değiştirme gereği duydu? Bu biat etme heyecanının arkasında ne gibi çıkarlar yatıyor olabilir?

Mehmet Metiner'in , dünya malına ve şöhrete değer vereceğini düşünmüyorum. Zaten milletvekili seçilerek hayal dahi etmediği yere ulaştı. Öyleyse bu telaş niçin?

Mehmet Metiner'in, Oslo süreci ile başlayan ve adına açılım denilen Türkiye'yi dağıtma projesi karşısındaki tutumuna bir bakalım. Gazetede yazdığı makaleleri ve çıktığı TV programlarında konuştukları, Metiner'in bu konunun en heyecanlı taraftarlarından birisi olduğunu bize gösteriyor. Metiner'in asıl korkusu hükümetin yıkılması veya cemaatin iddia ettiği gibi Türkiye'nin soyuluyor olması değil. Biatin perde arkasında açılım sürecinin yarıda kesilmesi, sekteye uğraması yatıyor.

***

Hatay'da Suriye'ye yardım malzemesi götürdüğü söylenen bir TIR çevrilerek aranmak istedi. TIR'a eskortluk yapan MİT elemanları ise bu işe karşı çıkarak, arama yapılmasını engellediler.  İç işleri Bakanı Efkan Ala, konu ile ilgili yaptığı açıklamada “Suriye'de bulunan Türkmenlere yardım malzemesi götürüldüğünü” belirtti.

Gerçekten Türkmenlere yardım malzemesi götürülüyorsa TIR'ın aranmasında ne tür bir sakınca olabilir? Hatta şu anda rüşvet olayı ile başı sıkışmış olan hükümetin eline milliyetçilerin desteğini kazanmak için bir fırsatta çıkmış: “Bakın biz Türkmen kardeşlerimize yardım götürüyoruz; ama dış güçlerin emrinde olan savcı ve polis buna müsaade etmiyor.” diyebilirlerdi. Bunun için de TIR'ın taşıdığı gıda ve sağlık malzemelerini kameralar aracılığı ile millete gösterebilirlerdi.

Ben İçişleri Bakanı Efgan Ala'ya inanıyorum. Suriye'ye giden TIR'larda PYD ve ÖSO'ya, Suriye'de yaşayan Türkmen nüfusunu azaltmaya yarayacak malzemeler gönderiliyordu. Gönderilen bu malzemeler sayesinde Türkmenler üzerinde bir nüfus planlaması yapılacaktı. Aksi olsaydı bu malzemeler bir propaganda aracı olarak kullanılırdı.

Son söz; Bataklığın üzerini, bataklık kurutulmadan kapatmaya çalışırsanız oluşan metan gazı bir gün patlar. Bu patlamada kimlerin zarar göreceği ise önceden bilinemez.