Kurban Bayramı fazlaca yemek yenilen bayramlardan birisidir. Mangallar, tatlılar, börekler derken çok fazla kendimize yüklendiğimiz bu bayram için Diyetisyen Nur Açlan, doğru beslenme önerilerinden bahsetti. Sağlıklı bir Kurban Bayramı geçirmek için doğru besin seçimi, gıda güvenliği, etlerin saklanması, hazırlanması ve pişirme yöntemlerinde bilinçli davranılması gerektiğini vurgulayan Açlan, ‘’Kurban Bayramı yılda bir kez diye, fazlaca et ve tatlıyı aşırı tüketiyor olabiliriz.  Ancak bu dönemde kronik hastalığı olanların özellikle dikkat etmesi gerekiyor. Kırmızı et, iyi kalite hayvansal proteinin yanı sıra, demir, çinko, fosfor, magnezyum mineralleri ile B12, B6, B1 ve A vitaminleri içermektedir. Ama kesilen kurban etleri sağlık açısından kesinlikle hemen tüketilmemeli. Taze etin sindirimi oldukça zor olduğundan pişmesi de zor, hazımsızlığı oldukça güçtür. En doğru yöntem 1-2 gün eti beklettikten sonra tüketmek olsa da maalesef bunu başaramıyoruz. Kronik rahatsızlığı olanlar ve mide rahatsızlıkları olanlar dolapta 1-2 gün etleri beklettikten sonra tüketmeliler’’ şeklinde konuştu.

4-1-29

SAKLAMA YÖNTEMİNE DİKKAT EDİN

Kurban Bayramı’nda doğru et hazırlama ve düzgün beslenme hakkında bilgi veren Diyetisyen Nur Açlan şunları söyledi, ‘’Et doğru saklama yöntemleriyle kıyma, kuşbaşı şeklinde küçük paketlemeler yapılarak kullanıma hazır hale getirilip derin dondurucuda saklanabilir. Doğru saklanan etler hem besin öğelerinin kayıplarını aza indirir, hem de mikroorganizmaların çoğalmasını engellemiş olur. Süre zarfı içinde dondurulmuş etler buzdolabında çözündürülerek kullanılmalıdır. Et hazırlanırken ise dikkat edin. Et hazırlamada kullanılan tahtalar ve bıçaklar, sebze hazırlığında kullanılmamalıdır. Sakatat tüketimi de artmaktadır. Ancak özellikle kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler sakatat tüketiminden kaçınmalıdır. Porsiyon kontrolüne de dikkat edin. Fazla yediğiniz taze et size hazımsızlık, kabızlık yaratacağı gibi uykusuzluk da yapacaktır. Bayramda kahvaltıda ise dengeli beslenmelisiniz. Bayram sabahı büyük çaplı aile kahvaltılarında çeşitler ve porsiyonlar oldukça fazladır. Kızartma, kavurma, hamur işleri, tatlıları da içeren kahvaltı sofraları; özellikle sağlık sorunu olan, sindirim sorunları yaşayan ve yaşlı bireyler için sakıncalıdır” dedi.

Ülkemizde son 10 yılda yüzde 20 artış gösterdi! Ülkemizde son 10 yılda yüzde 20 artış gösterdi!

4-3-28

SAĞLIĞA VURGU YAPTI

Sağlıklı bir bayram geçirmek her şeyden önemli olduğunu kaydeden Açlan, “Bunun için, bayramlarda kahvaltı düzeni bozulmamalı. Tam buğday unundan ekmekler, sebzeler, haşlanmış yumurta, peynir çeşitlerinin olduğu bir kahvaltı ile güne başlanmalı. Porsiyonlar küçük tutulmalıdır. Öğle yemeğinde eti tercih ederken, akşam yemeğini sebze veya kuru baklagiller tercih edin. Etin pişirme yöntemlerine de dikkat edin. Haşlama, fırın ya da ızgara yöntemlerini tercih edin. Kavurma yapılacaksa artı bir yağ ilave etmeden, kendi suyunda kısık ateşte pişirin. Mangal yapılacaksa pişen et ve ateşin arasındaki mesafenin 15-20 cm olmasına dikkat edin. Etin pişirme yöntemi doğru yapılırsa kalitesi düşmez ve besin zehirlenmelerine yol açmaz. Onun için iyi pişmesi çok önemlidir. Eti tek başına tüketmeyin. Tabağınızın bir yanı gerekli posa, vitamin ve minerallerin alınması için yeşillikleri, sebze grubunu ekleyin. Asitli içecekler yerine cacık, ayran tercih edin. Pilav makarna gibi besinleri değil, bulgur, esmer pirinç tüketin. Etler, C ve E vitaminini içermezler. Bu nedenle etlerin mutlaka sebzelerle birlikte pişirilmesi veya etlerin yanında C vitamininden zengin sebze, salata, taze sıkılmış meyve sularının tüketilmesi oldukça önemlidir. Bu yöntem hem besin çeşitliliğinin sağlanmasını sağlar hem de sebzelerde bulunan C vitamini, demirin emilimini arttırır’’ diye konuştu.

4-4-28

SU TÜKETMEYİ UNUTMAYIN

Su tüketimine gün içinde özen gösterilmesi gerektiğini dile getiren Açlan, öğün için de tavsiyelerde bulundu. Açlan, ‘’Abur cubura kendinizi çok vermeden, öğünlerinize dikkat etmeniz gerekiyor. Aşırı yemek yeme sağlığınızı olumsuz etkiyebilir. Yağlı besinleri ve hamur işlerini tercih etmemeye, posalı besinlere yer vermeye dikkat edin. Bu sayede metabolizmanız düzene girecektir. Şekerli besinlerden uzak durmak, meyve ve kuruyemişlerle veya kuru meyvelerle ara öğünler tüketmek sağlığınız için daha faydalı olacaktır. İlla ki tatlı tercihleriniz olacaktır. Bunları meyveli, sütlü tatlı olarak tercih edebilirsiniz. Beslenme yanında fiziksel aktiviteler de ihmal edilmemelidir. Bayram ve sonrası için de doğru beslenme alışkanlıklarınızdan vazgeçmeyin’’ dedi.

MUHAMMED ESAD ÇAĞLA

Editör: Birkan Bakay