Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nin açılış töreninde konuşan Kılıçdaroğlu, söz konusu fotoğrafla ilgili şunları söyledi:

“Nasıl olur da Türkiye’yi bu hale getirenlerle birlikte bir ülkenin içişleri bakanı oturup beraber fotoğraf çeker. Mezara saldıranlarla oturup fotoğraf

çekineceksiniz. Üstelik nerede? Karakolda çekeceksiniz fotoğrafı. Bu ne demektir, “İstediğiniz kadar istediğiniz kişinin mezarına saldırabilirsiniz, sizin tek güvenceniz benim.” demektir bu fotoğraf. O fotoğrafı çektiren kişinin siyasette, inançta, ahlakta, hayatta yeri yoktur.”

   Oysa İçişleri Bakanı Süleyman Soylu şu açıklamayı yapmıştı;

           ‘’Aysel Tuğluk'a başsağlığı dileyip 45 dk. görüştük. Ardından ailesi ile değerlendirme yapmak için izin istedi. Görüşmeler sonrası ailenin cenazeyi Tunceli'ye defnedilmesi konusunda kararı geldi ve gerekli hazırlıklar yapılıp tedbirler alındı.

Heyetle birlikte 1 saat kadar olayların videosunu izledik. Yaklaşık 3,5 saat karakolda bulunmamızın ardından olayla ilgili yapılması gereken gözaltı talimatlarını verip karakoldan ayrıldık. Bu esnada orada bulunduğumuzu bilen mahalle eşrafı karakolda bizimle fotoğraf çekinmek istedi ve ayrılırken birçok kişiyle fotoğraf çekindik. Önemli olan, hayatımızın her döneminde kimin bizimle fotoğraf çekilip çektirmeyeceği değil hukuk açısından bir suça karışıp karışmadığıdır’’

Şimdi soruyorum size sayın Kılıçdaroğlu! PYD saflarına katılıp Kobani’de öldürülen teröristin cenazesine katılan ve bu fotoğrafları veren Genel Başkan Yardımcınız Sezgin Tanrıkulu ve Rezidans Kraliçesi İstanbul Milletvekiliniz Gamze Akkuş İlgezdi için de benzer açıklamalarda bulundunuz mu?

İnsansız hava aracı (SİHA)nın vurduğu teröristlerin ‘’SİHA’lar sivilleri vurmuştur.’’ açıklamasıyla arkasında olan Sezgin Tanrıkulu için ‘’onlar terörist olabilir ama silahları yok’ ’açıklaması yapan Kılıçdaroğlu hiç samimi değilsin.

Yasin Börü’nün üstünde silah mı vardı ki çıkıp en ufak bir açıklama yapmadın? Emniyet raporlarında üzerinde patlayıcı çıkmasına rağmen Berkin Elvan’a "Umudun çocuğu Berkin Elvan yaşasaydı bugün 16'sında olacaktı. Seni ekmeğe giden o umut dolu gülen yüzünle belleğimize kaydettik.” diyerek sahip çıktın

Her defasında “Bu ülkede vekiller, gazeteciler tutuklanıyor.” diyerek ortalığa veryansın eden; konu Mit Müsteşarı, Diyanet İşleri Başkanı, Bakan hatta ülkenin Başbakanı olduğunda tepki vermek şöyle dursun üzerine bir de Avrupa ve Amerika’ya şikâyet eden başka bir ana muhalefet lideri var mıdır sizce?

Bu ülkede köpeğinin maması yabancı bahanesiyle Menderes’i astılar…

Kayıp trilyon hikayeleriyle Erbakan’a hapis cezası verip partisini kapattılar…

Milli olduğu ve milli değerlerin yanında durduğu için Muhsin Yazıcıoğlu’nu şehit ettiler…

17-25 Aralık ve 4 bakan üzerinden mit müsteşarını ve dolayısıyla en son yaşadığımız 15 Temmuz’da Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ı öldürmek istediler… Dahası bir şey söyleyim mi size? Artık Türkiye uyuyan eski Türkiye değil!

Bu halk size, milli ve manevi değerlerini, ülkesini, dahası terörle mücadeleyi bu seviyeye taşıyan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu YE-DİR-MEZ!