Türk – İslam coğrafyasının üstündeki kara bulutlar bir türlü dağılmıyor.

Zulmün yaşandığı coğrafyalara bir bakın, görüyorsunuz ki halkın tamamına yakın bir dilimi Müslüman...

Batının emperyalist zihniyeti de bu coğrafyalara 'demokrasi' getiriyor. 

Demokrasinin geldiği yerler darmadağın... 

Irak, Suriye, Libya, Mısır ve daha niceleri...

Sözde demokrasinin savunucuları önce zulmün kıvılcımlarını atıyor, ardından da demokrasinin ateşini palazlandırıyor. 

Allah bizi demokrasinin şerrinden korusun. Demokrasi dedikleri şey yakın tarihte Irak'ta, Libya'da, Suriye'de ve Mısır'da yaşananlarsa, bize demokrasi hiç gelmesin. Biz demokratik olmak istemiyoruz.

Zulme direnenlere de baktığımız zaman aslında, batının demokratik kafa yapısına direndiklerini görüyoruz. Bizim gibi düşünenlerin yaşadıkları ülkeler, halkın arasına demokrasi adı altında nifak tohumlarının atılmasına karşı gelmeye çalışıyor. Direnişleri hep bu yönde. 

Selam olsun direniş ordularına. Selam olsun Allah'ın adını savunan, Allah'ın dinini dimdik ayakta tutmayan mücahitlere.

***

İnsan kalp sahibidir. Kalbi olduğu için insandır. Kalbinin içinde sevgi besleyebildiği için diğer mahlukattan farklıdır. Bu yüzden insanın kalbine dokunulduğunda büyük etkiler doğurur.

İnsan kalbi sever, aşık olur. İnançlı bir insanın kalbinde ise öncelikle Allah aşkı, Peygamber aşkı, kitap (Kur'an) aşkı ve vatan aşkı vardır. En son ise bir yârine duyduğu aşk vardır. Bütün bunlara muhabbet besler. 

Bunların hiçbiri bir diğeriyle kıyaslanamaz. 

Kalbindeki iman dolu aşkla kendisini eşref-i mahluk olarak yaratan mevlaya aşık olan insan, kötülük düşünemez. 

Bu aşkla diğerlerine olan sevgisi, muhabbeti kımıldanır. Allah'ın rızasını kazanmak için sever seven.

Vatan aşkı da bunun bir parçasıdır. Vatanına aşık olan insanların, vatanını korumak için verdikleri mücadelelere şahitlik ediyoruz bugünlerde. 

Çok uzaklara gitmeye gerek yok. 1 Kasım sonrası ülkemizin ahvali hepinizin malumu. 

Terör olayları nedeniyle millet olarak kan kaybetmekte olduğumuz bir süreci yaşıyoruz. Böylesi bir dönemde kalbinde iman olan, Allah korkusu ve Allah aşkı ile yaşayan, vatan sevgisi ile bezenmiş mücahit insanlar, vatanın dört bir yanında büyük bir savunma içindeler.

Allah, vatanın birliği ve dirliği, devletin bekası, İslam sancağının dalgalanması ve ümmetin refahı için mücadele veren askerlerimizi korusun, bu uğurda şehit düşenlere rahmet etsin, gazilerimize de acil şifalar versin. 

Bizim yanıbaşımızda bulunan bir komşumuz var. Mazlum ama bir o kadar da mağrur bir komşu. 

Tek millet iki devlet diye bahsettiğimiz Azerbaycan'dan bahsediyorum. Ermenistan ile Azerbaycan arasında uzun yıllardır süregelen savaşı, Ermeni mezalimini, Karabağ'da yaşanan kıyımı ve Azerbaycanlı kardeşlerimizin onurlu kıyamını biliyoruz.

Şimdilerde Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki savaş yeniden ateşlendi. Çok şükür ki, Azeri kardeşlerimiz girdikleri bu savaştan büyük kayıplar vermeden ama bir miktar da Karabağ'ı unutmadık dercesine başarılı bir sonuç oldu. Devamı da gelir inşallah...

Türkiye ile Azerbaycan arasında yakın bir zaman önce Konya semalarında Turaz Hava Tatbikatı yapılmıştı. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki dostluk, müttefiklik ve kardeşlik ebedi olacaktır. Çünkü iki devleti ayrı ayrı düşünmek bile mümkün değildir.

Orada bir yer kanasa, buradan bizim içimiz sızlar. Ülkemizde yaşanan terör olaylarında aynı sızıyı onların da hissettiğini biliyoruz. Kardeşliğimizin nişanesi olarak görüyoruz bunları. 

Dileğimiz, Azerbaycanlı kardeşlerimizin de muzaffer olmalarıdır. 

Zulüm karşısında susan, zulmü destekler. Susmayalım, zafere inanalım ve inandığımız dava uğruna hiçbir şey yapamıyorsak da dua edelim. 

Dua, müminin en büyük silahıdır...