Körpe Seyyid Diyarı Kayasu
Bu bilgileri Hasan Ali oğlu 1961 doğumlu Kayasu Eğitim Kültür Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği başkanı Süleyman Ergün olarak bildiklerimi anlatıyorum;
FOTO ALTI: Emirgazi Müftüsü olarak da görev yapan Kamil Adil Çalış.
Horasan eri Seyyid Harun Veli Hazretleri 1200’lü yılların sonunda gördüğü rüya üzerine manevi bir işaretle Horasan’dan Bağdat üzerinden Anadolu’ya gelir. Görülen işaret üzerine Konya’ya gelir. Konya’da Hoca Ahmet Fakih dergahına uğrar. Bu dergahta belli bir süre kalır. Oradakiler hocaları Hoca Ahmet Fakih vefat ettiği için vefat ederken de talebelerine Horasan illerinden bir hak aşığı gelecek, burada dergahta kalsın der. Bunun üzerine hocalarının işareti ile Seyyid Harun Veli Hazretlerine kalması için ısrar ederler. O da manevi işaretle yola çıktığını, orada kalamayacağını söyler. Hatta dergahta bulunanlar Seyyid Harun Veli Hazretlerinin küçük kardeşi olan Seyyid Bedrettin’in hasta olduğunu söylerler, bari kardeşiniz Bedrettin iyileşinceye kadar kalın derler. Seyyid Harun Veli Hazretleri de hasta olan yolda iyileşir veya vefat edecek ise nasibi olan yerde vefat eder der ve Hatunsaray üzerinden yola devam ederler. O yıllarda Hatunsaray’dan geçen yol Akören ilçesine uğramadan direk Hatunsaray’dan May Köyünden (Kayasu Mahallesi) geçmekte idi. Seyyid Harun Veli Hazretleri Hatunsaray’dan May Köyüne geldikleri zaman küçük kardeşi Seyyid Harun Veli Hazretlerinden küçük olduğu için halk arasında Körpe Seyyid olarak anılan Bedrettin iki vadi arasında olan şu anda Körpe Seyyid Mevkisi olan yerde vefat eder ve oraya defnolunur. Burası Körpe Seyyid vefat ettiği zaman mezarlık olarak kullanılmış veya evveliyatında da mezarlık olabilir. Bu konuda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Bedrettin (Körpe Seyyid) vefat etmeden önce “abi sen beni burada bırakıyorsun, ben aç susuz burada kalacağım” der. Seyyid Harun Veli Hazretleri de “şu vadinin yukarısına çıktığında geriye bakarsam bil ki buradan su başucundan geçecek ve buralar bolluk, bereket içerisinde olacak” der. Buradan Seyyid Harun Veli Hazretleri vadinin tepesine vardığı zaman geriye döner, bakar ve bu bakışı şu anda Yeşiltekke’de çıkan suyun bir anlamda May’daki kardeşi olan Körpe Seyyid’e manevi olarak bildirmiştir. Dolayısı ile Yeşiltekke’de çıkacak olan suyu kardeşine manevi olarak müjdelemiştir. Kafile yola devam eder. Çukurçimen üzerinden Yeşiltekke’ye varıldığında namaz vaktidir. Abdest için su bulunamamıştır. Seyyid Harun Veli Hazretleri elindeki asasını toprağa vurur, biiznillah Yeşiltekke’de bulunan su çıkmıştır. Günümüzde de havuz içerisinde olan bu su bakıldığında alt tarafından hala kaynak suyu olarak görünmekte ve buralara bolluk bereket getirmiştir. Bu su bugünlerde Yeşiltekke üzerinden Çukurçimen’e oradan da Kayasu (May) Köyüne gelir. Bu gelen su o kadar çoktur ki May Köyünden bir rivayete göre 14, bir rivayete göre 12 su değirmeni ayrı ayrı yerlerden çalışmakta idi. Bu su Seyyid Harun Veli Hazretlerinin dediği gibi kardeşi Bedrettin’in başucundan da akardı. Hatta Körpe Seyyid’in başucundan akan suda da bir adet su değirmeni mevcuttu. Bu değirmenlerden un değirmeni ve mevsiminde tahin değirmeni olarak da hizmet vermekteydi. Öyle ki bu değirmenlere Hatunsaray Köyünden, Bozkır ve Akören İlçelerinden, Alan, Avdan, Çatören ve Eksle, Çomaklar, Sadıklar, Çumra Alibeyhüyüğü Köylerinden, Çukurçimen’den, Yeşiltekke’den, Orta Karacaören, Yukarı Karacaören ve Akkise Köyünden un öğütmeye May’a un değirmenine gelirler idi. Teknoloji ilerleyince elektrikli değirmenler çıktığı için bu değirmenlere gelenler azaldı ve bu değirmenlere rağbet bitti. Seyyid Harun Veli Hazretleri’nin kardeşi Bedrettin (Körpe Seyyid)’de manevi olarak haber verildiği üzere su başucundan akmış, May Köyü bolluk ve bereket içinde bir köy olmuştur. Buradan yetişen meyve ve sebzeler yukarıda saydığımız köylere hatta Konya’ya kadar gider. May’ın sebzesi ve meyvesi ne zaman çıkacak diye çevre köyler tarafından beklenirdi. May Köyü bolluk bereket içinde olduğu için May Köyü’nü çevre köyler Küçük Mısır olarak adlandırmışlardır. Kışlık May soğanı sert ve dayanıklı olduğu için etraf köyler kışlığını da buradan tedarik ederler idi. Buralarda su bol olduğu için inşaatlarda kullanılan ince sıva kumu May kumu olarak Konya’da da aranan bir kum haline gelmiştir.
FOTO ALTI: Kayasu Camii’nin demirbaş hocası Durmuş Ali Dişbudak.
Körpe Seyyid’in olduğu mekân şu anda Kayasu (May) Mahallesinde Körpe Seyyid mevkii olarak geçer. Hatta tapu kayıtlarında da bu alan Körpe Seyyid Mevkiisi olarak tescillidir. Ayrıca Yeşiltekke’den gelen su yıllarda o kadar çok çıkıyordu ki Çukurçimen Köyünden May Köyüne, May Köyünden Akören İlçesine, Akören İlçesinden Üsküse Köyüne (Orhaniye Mahallesi), oradan Susuz Köyüne (Süleymaniye Mahallesi), oradan Yıkık Köyüne (Ahmediye Mahallesi), bulunan May Barajına kadar dökülür ve Ahmediye Mahallesinde ki May Barajı buradan beslenmektedir. Ahmediye Mahallesindeki barajın suyu May Köyünden gittiği için barajın adı May Barajı olarak bilinmektedir. Bu baraj ismini May Köyünden almıştır. Ayrıca May (Kayasu Mahallesi) Köyünde bulunan May Göleti ve Akören İlçesindeki Akören Göleti günümüzde de Yeşiltekke suyundan beslenmektedir.
FOTO ALTI: İmam Hatip Okulu’ndan yetişen Adli Tıp Uzmanı Kimyager Mehmet Dişbudak.
Tekke ve Zaviyeler Kanunu çıkıncaya kadar May Köyünden ve diğer köylerden Seydişehir’e Seyyid Harun Veli Hazretlerinin kurduğu dergaha insanlar farklı zamanlarda giderler ve o dergahtan manevi olarak feyizlenirlerdi. Hatta üç aylar olarak bildiğimiz Recep, Şaban ve Ramazan aylarında etraf köyler de bu dergaha giderler, üç ayların orucunu orada tutarlar idi. Yaşanan şöyle bir tarihi aktarayım ben sizlere; bir seferinde dedemin babası Seydişehir’e dergaha gittiğinde “Hocam bir istediğiniz var mı? Gelirken getireyim” der. Hocası da Yeşiltekke’den su getirmesini rica eder. Dedemin babası bir sonraki gidişinde Yeşiltekke Mahallesinden suyu doldurur, yolda giderken kendisi su içme ihtiyacı duyar. Su kabından bir miktar suyu kullanır. Yolda başka yerde üzerine su ilave eder. Seydişehir’e vardığı zaman dergahtaki hocasına “Hocam emaneti getirdim” der. Hocası da dedemin babasına “oğlum arı duru Tekke suyu getirseydin de az getirseydin” der. Bu dergahta yetişen hocalar da Seyyid Harun Veli Hazretlerinin yolundan devam ettikleri için maneviyatlı ve arif insanlar olduğu bu menkıbeden anlaşılmaktadır.
FOTO ALTI: Dernek ve Belediye Başkanlığı yapan Ali Tosun, Dernek Başkanı Süleyman Ergün ve Konya Tarım İl Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Fevzi Tosun.
May Köyü ile ilgili bir başka menkıbe de şöyledir; Seyyid Harun Veli Hazretleri dergahında yetişen insanların çoğunluğu hocadır. May’dan Seydişehir’e Seyyid Harun Veli Hazretleri dergahına giden çok sayıda May’lı bulunmaktadır. Bundan dolayı May Köyünün büyük çoğunluğu hocadır. Hatta bir Cuma günü Akören İlçesinde Cuma Namazı kıldıracak bir imam aralarında bakarlar, aralarında Cuma Namazını kıldıracak kimse yoktur. Aralarında kendi kendilerine derler ki: “Yola çıkın, May’lı birisini getirin, o bize imamlık yapar” derler ve de öyle olmuştur. Yola çıkarlar, May Köyünde Hafız Kerim lakaplı Hafız Kerim Hoca denk gelir. O’na Cuma Namazı için imamlık yapması için rica ederler. Hafız Kerim Hoca’da o camide Cuma Namazını kıldırır. May Köyü ilgili bir başka menkıbe de Körpe Seyyid Mevkiinde asırlık pelit ağaçları bulunmaktadır. Pelit ağaçları kimse tarafından kesilmez ve kullanılmaz. Kuruyan ve çürüyen pelit ağaçları köy camisinde ve Kur’an Kursunda odun olarak kullanılır. May Köyündeki insanlar bu odunları dahi kullanmazlar. Çünkü buranın manevi bir yer olduğunu ve mezarlık olduğunu bilirler. 1950 li yıllarda May’da muhtarlık yapan Hacı Hafız (Abdurrahman Dişbudak) buradaki odunları bir kamyona koyar, gelir getirmek için Konya’ya götürüp satmak ister. Kamyon Körpe Seyyid Mevkiinden çıktıktan sonra biraz ileride küçük bir çamura batar. Çamurdan kamyonu ilerletemez, bunun manevi bir işaret olduğunu anlarlar ve tekrar odunları köy camisine getirirler.
FOTO ALTI: 1896 Yılında Yapılan Kayasu Cami. Vakıflar Bölge Müdürü Halil Gençtürk imzası ile koruma altına alınan Akören deki üç Cami den biri.
Köylü Körpe Seyyid Mevkiini manevi bir toplantı alanı olarak bilir. 28 yıldır yapılmakta olan Kayasu Köyü Körpe Seyyid’i Anma Şenlikleri de yine bu mevkide yapılmaktadır. Kayasu Eğitim Kültür Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin eski başkanlarından olan Mustafa Güngör bu şenlikler Cumartesi gününden başladığı için Cumartesi Körpe Seyyid Mevkiine gider, orada akşam olunca istirahate çekilirdi. Uyur uyanık bir halde iken orada beyaz sarıklı ve cübbeli kişilerin orada dolaştığını görür. Yine şu an derneğin ikinci başkanı olan emekli öğretmen İbrahim Can 6 – 7 yaşlarında iken köyden sabah erken saatlerinde Konya’ya gitmek için yanında birileriyle hareket ederler, Körpe Seyyid Mevkiine gelindiği zaman sabahın seher vaktinde orada cübbeli sarıklı grupların dolaştığını kendi gözleri ile görür. Bu şekilde Kayasu Mahallesi insanı buraların böyle maneviyatlı olduğunu bilir. Köylülerden bu şekilde farklı haller gören vardır.
FOTO ALTI: May Göleti.
Körpe Seyyid Mevkiinde Körpe Seyyid’in kabri bulunmaktadır. Bir kısım mezarlıklar hala mevcuttur ve bir mescit,bir şadırvan ve lavabolar mevcuttur. Kayasu Mahallesi Konya’ya 65 kilometredir. Hatunsaray, Akören yolundan devam ederek Kayasu’ya ulaşılmaktadır. Körpe Seyyid Mevkii Akören’e 7 km mesafededir. Kayasu Mahallesine de 3 km mesafesindedir. Köyün eski yerleşim yeri Aşağı May olarak bilinen Körpe Seyyid Mevkiinin yakınıdır. Kayasu Mahallesi 1800’lü yıllarda şu anki yerine o zamanın şartlarından dolayı taşınmıştır.
FOTO ALTI: Muhtarlık binası Kayasu’nun merkezinde.
FOTO ALTI: Akören’in suyu en bol yeri adı üstünde May.
FOTO ALTI: Kayasu’nun klasiği taş binalar.
FOTO ALTI: Kayasu’nun Klasiği Körpe Seyid Şenlikleri.
FOTO ALTI: Kayasu Dağların arasında olduğu için havası güzel.
FOTO ALTI: Körpe Seyit Kitabesi.
FOTO ALTI: Kayasu’nun suyu bol olunca çeşme sayısı da çok.
FOTO ALTI: Şenliklerin ve ziyaretlerin yapıldığı yer Körpe Seyyid Türbesi.
FOTO ALTI: Uzun yıllar Kayasu’da öğretmenlik yapan Akörenli Mehmet Bağcı’nın yaptırdığı çeşme Kayasu İlkokulu bahçesinde.
FOTO ALTI: Körpe Seyyid Mescidi.
