TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM'de düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma töreninde konuştu.

Erdoğan: 'İlk fırsatta CHP'yi ziyaret edeceğim' Erdoğan: 'İlk fırsatta CHP'yi ziyaret edeceğim'

Kurtulmuş, "15 Temmuz iç savaşı tetiklemek için düğmeye basılmış kökü dışarda olan bir teşebbüstür. Bu emperyalist teşebbüsü bilmek anlamak ve gelecek nesillere anlatmak durumundayız. Hiç hesaba katamadıkları şey milletin sokaklara döküleceği kahramanlıktı. O geceki direniş olmasaydı hala birilerinin darbe yapma hevesleri saklı duracaktı. O gece darbe geleneği çöp tenekesine atılmıştı. 

Türk milleti o gece yerli ve milli duruşun ne olduğunu bütün dünyaya gösterdi.  O gece herkesin ortak paydası Türkiye oldu. Devletin hepimizin ortak yeridir. Devlet ele geçirilecek yer değil millet adına hizmet edecek bir üst mekanizmadır. Gelecek dönem Türkiye’nin sözünün daha güçlü olduğu bir yüzyılın başlangıcıdır. Biz 15 Temmuz'u unutmayacağız unutturmayacağız." ifadelerini kullandı.

"15 Temmuz 2016 gecesi kötülüğün ve iyiliğin karşı karşıya kaldığı, kötülüğün de iyiliğin de zirvede olduğu unutulmaz bir geceydi"

Kurtulmuş, konuşmasında şunları kaydetti;

15 Temmuz gecesinin 2 tarafı vardır. Bir tarafında alçaklık, karanlık, insanlara ve millete karşı düşmanlık, bir tarafta hile ve desise, yabancıların emelleri ile kendi emellerini tevhit etmiş emperyalistlerin uşağı olan zihniyet, ülkeyi bir darbeye, darbenin ardından iç savaşa ve belki de ardından bazı emperyalist güçlerin işgaline hazırlamak üzere teşebbüse geçmiş olan ve esasında önceden çok iyi hazırlanmış, planlanmış bir darbe teşebbüsünün aktörleri.

Diğer tarafta ise hiçbir şeye hazırlanmamış, spontane olarak yollara çıkmış, milli birliği ve beraberliği korumak için canını siper etmiş, meydanları doldurmuş, millet iradesine sahip çıkmak kararlılığıyla her yeri, bütün alanları darbecilerin karşısına çıkarak kapatmış olan, şuuruna, gerçekten geleceğine sahip çıkan demokrasisine, ülkesine, bayrağına, mukaddesatına sahip çıkan bir millet. 15 Temmuz 2016 gecesi kötülüğün ve iyiliğin karşı karşıya kaldığı, kötülüğün de iyiliğin de zirvede olduğu unutulmaz bir geceydi. O geceyi sadece o gecede yaşanan hatıraları canlı tutmak bakımından değil, aynı zamanda milletimizin karşısına bir daha böylesine meşrun bir saldırı çıkmasın diye çok iyi şekilde anlamalı, anlatmalı ve gelecek nesillere aktarmalıyız.

"15 Temmuz'u bir masal, hikaye gibi değil, aynı zamanda ders çıkarılacak bir demokrasi dersi olarak anlatacağız"

Şehitlerimizin her biri sadece şehitler kervanının isimleri, oraya yazılmış birer unsuru, kahramanı değil, aynı zamanda milletin gönlünde kıyamete kadar yaşayacak, milli iradeyi düşmanın çizmesi altında çiğnetmeyen asil ve aziz kahramanlar olarak anılacaklardır. 15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız. Bir hikaye gibi değil, bir destan gibi anlatacağız. 15 Temmuz'u bir masal, hikaye gibi değil, aynı zamanda ders çıkarılacak bir demokrasi dersi olarak anlatacağız.

Bu milletin geleceğini aydınlık kılan milli günlerimizden biri olarak, Allah'ın izniyle kıyamete kadar yaşayacağız, yaşatacağız. Bu çerçevede emeği geçen herkesin kişisel hikayelerinin üstünde, bir ortak ulusal hikayeye sahip olmanın kıvancını da kıyamete kadar yaşayacağız. Allah bu millete bir daha 15 Temmuz yaşatmasın. Bütün bu 'Su uyur, düşman uyumaz' tezini bilen milletimiz; bu millete karşı ihanet içerisinde olma potansiyeli bulunan, dahili ve harici düşmanlarımıza karşı uyanık olacağız, bir olacağız, beraber olacağız.

Farklılıklarımızı milli meselelerde bir kenara bırakacağız. Allah'ın izniyle bu milleti kıyamete kadar yaşatacağız. Bu ülkeyi kıyamete kadar hep birlikte bayrağının gölgesinde özgürce yaşadığımız, dünyanın en güzel ülkesi olarak var olması için gayret sarf edeceğiz.

Editör: Birkan Bakay